Antimuan, insanlar tarafından çok eski zamanlardan beri kullanılan ve günümüzde stratejik önemi olan bir metaldir. Metalurjik olarak demir dışı metaller grubunda yer almaktadır. Kalay ve kurşun gibi metaller, antimuan ilave edilerek büyük ölçüde sertleştirilebilirler. Isı ve elektrik geçirgenliğinin az oluşu, alaşımlarda kullanılarak sertleştirici ve korozyonu önlemesi gibi bazı özellikleri nedeniyle bir çok sanayiinin hammaddesi olarak kullanılmaktadır.
Doğada 150 kadar Sb içeren mineral bilinmesine karşın, metal üretiminde ve hammadde olarak kullanımda başta antimonit (Sb2S3), senarmontit (Sb2O3), valentinit (Sb2O3), servantit (Sb2O4) ve kermesit (2Sb2S3.Sb2O3) mineralleri önem taşımaktadır. En çok bulunan minerali antimonittir (Sb2S3). Bünyede bulunan istenmeyen elementler ise As, Pb, Hg ve Fe' dir.
Antimuan, kükürde olan afinitesi ve bakır, kurşun ve gümüş gibi metalik elementlerle bileşik oluşturma yeteneği nedeniyle doğada ender olarak nabit halde bulunur.
Başlıca antimuan mineralleri, kimyasal formülleri ile birlikte aşağıda verilmiştir.
Antimonit (Stibnit) Sb2S3
Servantit Sb2O4
Senarmontit Sb2O3
Valentinit Sb2O3
Tetrahedrit 4Cu2S.Sb2S3
Jamesonit Pb2Sb2S5
Burnonit PbCuSbS3
Gudmundit MoSb5
Livingstonit HgSb4S7
Metastibnit Sb2S3
Kermezit Sb2S2O
Bertiyerit FeS.Sb2S3
Ailemontit AsSb
Stibikonit Sb2O4.H2O
Antimuan gümüş beyazı renginde, kolay kırılabilen, katı kristalin yapıda olup, elektrik ve ısı iletkenliği çok zayıf bir elementtir. Antimuanın atom ağırlığı 121.8 dir. 630 °C de kaynar. Özgül ağırlığı 6.7 gr/cm olan antimuan metalinin sertliği Mohs ölçeğine göre 3-3.5 arasındadır. Antimuanın yer kabuğundaki bolluğu 0.2 ile 0.5 ppm arasında değişir. Antimuan kalkofil bir element olup, kükürt dışındaki bakır, kurşun ve gümüş gibi ağır metallerle de birlikte oluşur. Doğada yüzden fazla antimuan minerali bulunur. Stibnit (Sb2S3) antimuanın en çok bulunan cevher mineralidir.
Basit antimuan yatakları, başlıca stibnit ya da ender olarak silisli gang içinde nabit antimuanla birlikte genellikle az pirit ve yer yer az altın ve küçük miktarlarda başlıca gümüş ve civa olmak üzere diğer metal sülfitlerden oluşur. Antimuan cevherleşmeleri genellikle magmatik faaliyetlerle ilişkili olup, granit, diyorit ve monzonit gibi intrüziflerle yakın jenetik bağa sahiptir. Damarların minerolojisi ve hemen hemen daima sığ derinliklerde bulunması oluşumun yüzeye yakın konumlarda ve düşük sıcaklıklarda olduğunu gösterir. Bu da cevher çökelimi sırasında su tablasının konumuyla ilişkilidir. Jeolojik olarak basit olan bu stibnit yataklarının çoğunun rezervi, birkaç bin tondan fazla değildir.
Kompleks antimuan yatakları stibnitle birlikte bulunan pirit, arsenopirit, zinober veya şelitten veya değişen miktarlarda bakır, kurşun ve gümüş içeren antimuan sülfotuzlarıyla birlikte bu metallerin (bakır, kurşun, gümüş) ve çinkonun bilinen sülfitlerinden oluşur. Kalay, kalsiyum, bakır, selenyum ve kadmiyum akülerdeki kurşunu sertleştirici ikameler arasındadır. Antimuan-kurşunlu aküler 1980'li yılların başında, bakım gerektirmeyen akülerin yapılmasıyla pazardaki payının büyük kısmını kaybetmiştir.
Yangın geciktiricilerde organik bileşikler, hidratlı alüminyum oksitler (alümina trihidrat), bor bileşikleri (çinko borat, amonyum pentaborat vb.), halojenleştirilmiş bileşikler, fosfor bileşikleri ve magnezyum hidroksit alternatif malzeme olarak kullanılabilmektedir. Yine kauçuk imalatında telleryum ve selenyum, antimuanın yerini alabilmektedir.Plastikler veya paslanmaz çelik ürünleri, emaye kaplama yerine kullanılabilir. Boya, pigment ve emayede antimuan kimyasalları yerine titan, krom, kalay, çinko ve zirkon kullanılmaktadır.
Türkiye'de antimuan metali, akü imalatında, bazı askeri malzemelerin yapımında, ulaşım ve makine imalat sektöründe ayrıca antimuan oksit boya imalatında ve antimuan penta sülfür lastik üretiminde kullanılmaktadır. Akü imalatında kullanılan antimuan metali, tüketimde ilk sırada yer almaktadır.